Lider ve İletişim / Dünya Gazetesi Yazısı

Lider ve İletişim

Yeni Koronavirüs (Covid-19) ile birlikte, daha önce hiç bilmediğimiz küresel ve yerel olarak karmaşa ve belirsizlik dönemi yaşıyoruz.  Bu dönemde lider olmak hiç de kolay değil. Ancak, bu dönem bize liderleri daha iyi tanımamız için önemli bir fırsat da sağlayacak. Liderlerin vicdani ve insani yönlerini görebileceğiz. Toplumsal konulara yaklaşımlarını izleyebileceğiz. Yönetim stratejilerini ve yönetim kalitelerini sergileyecekleri bir dönem olacak. Diğer yandan liderlik becerilerini ve yeteneklerini anlayacağız.

Liderlerin daha çok dayanışma ve dönüşüm yaşayacakları, çalışanlarına sarılacakları, toplumsal konuları dert edinecekleri bir dönem geliyor. Kısaca bu dönem, liderler için iyi bir sınav.
Tam bu dönemde de liderlerin temeline insanı ve toplumu aldığı, dayanışmayı içeren, çalışanlarını koruyan, hızlı, sakin, çevik ve de doğru kararlar alarak işyerlerini yaşatması gerektiği dönemdeyiz.

Çalışanları merkeze alarak, tüm paydaşlarını gözetmeleri ve topluma sarılmaları, Liderlerin gelecek dönemler için en büyük kazançları olacak.
Bugün her zamankinden daha fazla yapıcı, pozitif, empati içeren, insani duygularla gündemi yönetebileceğimiz bir dönem yaşıyoruz.

Bu dönemde liderlerin tek başına değil, diğer liderlerle bir arada ve dayanışma içinde hareket etmesi, güç birliği yaratması da yine çok önemli.

Liderler bunların hepsini tek bir yöntemle gerçekleştirebilir. İLETİŞİM + İLETİŞİM + İLETİŞİM

Tüm paydaşların kazanımını gözetebilen, farklılıklarla uyumlu, öğrenmeye açık, sürdürülebilirliği düşünen liderlere ihtiyaç bulunuyor. Güven ve itibarın en önemli olduğu günlerdeyiz. Onun için de liderlikte kıdem farklılık yaratıyor.

Lider için bu dönemde üç önemli aşama var.
1.    Toplum sağlığını desteklemek,
2.    Farklı krizleri yönetebilmek ve güçlü açıklamalarla desteklemek,
3.    Krizin sosyal ve ekonomik etkisine çözüm üretmek.           

Biz aslında boşlukta ama hareket halindeyiz. Yeni dinamiklere hızla uyum göstereceğiz. İnsanı anlamamız önem taşıyor. Liderlerin dijital hayatı, artık yönetim modelinin merkezine koyması gerekiyor. Bu aynı zamanda, insan kaynaklarının motivasyonunu sağlayacak yöntemleri de geliştirecek.

İnsanı seven, dinlemeyi bilen, çalışana sahip çıkan, adil yönetimi benimseyen, öngörülü, sakin, şeffaf, hızlı ve kararlı, belirsizlikleri yönetebilecek, rol model olacak liderleri görmeliyiz. Unutmamak gerekir ki; tüketiciler, kurumlar toplumsal meselelere katılmadıkları zaman markaları terk ediyorlar.

Toplumsal dayanışmayı sağlayacak iş birliği modeli geliştirecek liderlere ihtiyaç bulunuyor. Dönem, dayanışma ve toplum için birlikte üretme dönemi.

Bu kriz dönemlerinin fırsata dönüşebileceğinin de bilinmesi gerekir. Krizler, kurumların kamuoyu algısını yeniden şekillendirebilmek, yeni yatırımları gündeme alabilmek için de önemli bir fırsat.

Bu dönem, ortak umudu oluşturmak ve ortak dayanışmayı inşa etmek dönemi. Liderlere de bu aşamada büyük görev düşüyor.

Fügen Toksü
Lider İletişimi ve Paydaş Yönetimi Stratejik Danışmanı

Bir cevap yazın