Akil İnsanlar ve İletişim…

Son günlerin en çok tartışılan grubu Akil İnsanlar…

Adeta Türkiye’nin gündemine oturdu.

Bir yandan “onlar akil biz değil miyiz?” tartışması, diğer yandan bunun barışa bağlantısı…

Halkın tepkisi, kamuouyunun tepkisi akil insanları biraz yordu, motivasyonlarını kırdı, görev alanlarını gözden geçirdiler.

Bu grubun içinde yer almayı kabul etmeyenler, bunu bir gurur ifadesi olarak açıkladılar.

Bu bir iletişim yöntemidir

Aslında, iletişim açısından bakıldığından bunun etkili bir iletişim yöntemi olduğunu söyleyebiliriz. Hem de uzun süre içinde iyi kurgulanmış bir iletişim yöntemi.

İlk tartışılan konu “akil” kavramı oldu. Bu gruptakiler akil, bizler akil değiliz gibi bir alınganlık oluştu. Ben de ilk günden itibaren hep şunu düşündüm, bu grubun ismi akil insanlar değil de “uzlaşma platformu” olsaydı, o zaman kamuoyu ilk etapta bu kadar çok tepki verir miydi?

Türkiye mozaiğiyini içeren bir grubun, bir plan dahilinde Türkiye’yi dolaşması, halkı dinlemesi, konuyu anlatması, gerginliği yumuşatması, soruları cevaplaması, hepsinin başında da kendini kabul ettirmesi bir süreci alacaktır elbette. Bu kadar geniş bir kitle içinde zorluklarla karşılaşmak bir sürpriz olmamalı.

Bu projede gündem yönetimi ve kriz iletişimi yönetimi de önem taşıyor

Böylesine büyük ve kapsamlı bir iletişim çalışmasının elbette zorlukları olacaktır. Kamuoyunun yapısına uygun kanaat önderlerini bir araya getirebilmek bile zor bir durum. Çok yoğun kişilerden hem de Türkiye çapında görev beklemek, onların da özverili davranmasını gerektiriyor. Kamuoyunun her katmanına hitap edebilmek, farklı inanç grupları, farklı siyasi grupları yapıcı yaklaşım çerçevesinde buluşturmak etkili bir iletişim projesinin oluştuğunu gösteriyor.

Diğer yandan, bu iletişim projesi ile eş zamanlı olarak gündem yönetimi, kriz iletişim yönetimi gibi iletişim alanları da paralel yürüyecek çalışmalar. Bunu da başlangıcı ile birlikte yaşamaya başladık, ismi beğenilmedi, akillik sorgulandı, aldıkları ücret konuşuldu vs.

Aslında bu çalışmanın bir iletişim projesi olduğunu biliyoruz. Ben kaç kişilik bir ekiple yönetildiğini merak ediyorum. İletişim çalışmalarında ekip önemli. Özellikle böylesine büyük ve kapsamlı bir çalışmada beyin takımından sahadaki görevlilere kadar küçümsenmeyecek bir ekibin görev aldığını düşünüyorum.

Yine bir başka merak ettiğim konu da, 63 farklı profil arasında, iletişimi iyi yönetebilen kişiler olduğu gibi, bu konuda daha az tecrübeleri kişiler de olabilir. Bu grup bir ön çalışmadan geçirildi mi? Yoksa bu görev tamamen bölge başkanlarına mı verildi? İlerleyen zaman içinde bu soruların cevaplarına da ulaşacağımıza inanıyorum.

Çalışma sonuçları önemli

İletişim projelerinde çıktılar önemli. Dönemsel sonuçlar olabileceği gibi, çalışmanın tamamlanmasındaki sonuçlar asıl önemlisi. Bu sonuçları hepimiz merak ediyoruz. Türk toplumunun dileği, 63 farklı profildeki kişilerin çabasının, çalışmalarının, kamuoyu ile buluşmalarının sonuçlarının ülkemiz için hayırlı olması.

Türkiye’nin geleceği için değer yaratmasını bekliyoruz.

Bir cevap yazın